MSB: SDG terör örgütü, Suriye ordusuna entegrasyon sürecine uymalı

04.09.2025 - Murat Avcı
MSB: SDG terör örgütü, Suriye ordusuna entegrasyon sürecine uymalı

MSB'den yapılan açıklamada, "SDG terör örgütü, Suriye ordusuna entegrasyon sürecine uymalı, Suriye'nin siyasi birliği ve toprak bütünlüğüne zarar verecek her türlü eylem ve söylemden vazgeçmelidir." denildi.

Türkiye Milli Savunma Bakanlığı (MSB) Basın ve Halkla İlişkiler Müşaviri ve Bakanlık Sözcüsü Tuğamiral Zeki Aktürk, "Filistin halkının yaşadığı mezalim karşısında Birleşmiş Milletler'in adaletin tesisinde aktif rol oynamasının sağlanması için ülkeleri harekete geçmeye çağırıyoruz." ifadesini kullandı.

Tuğamiral Aktürk, Kara Kuvvetleri Eğitim ve Doktrin Komutanlığında (EDOK) düzenlenen haftalık basın bilgilendirme toplantısında konuştu.

Vatanın istiklali için topyekun mücadele kararının alındığı ve Cumhuriyetin temellerinin atıldığı Sivas Kongresi'nin 106'ncı yıl dönümünü ve İzmir'in düşman işgalinden kurtuluşunun 103'üncü yılını kutlayan Aktürk, şunları kaydetti:

"Başta Cumhuriyetimizin kurucusu ebedi Başkomutanımız Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları olmak üzere, aziz şehitlerimizi ve ebediyete irtihal eden kahraman gazilerimizi rahmet ve minnetle anıyor, birçok anlamlı ve özel etkinlikle kutladığımız 30 Ağustos Zafer Bayramı ve Türk Silahlı Kuvvetleri Günü münasebetiyle, Anıtkabir'e akın eden 639 bin 497 ziyaretçimiz ile yoğun kalabalıktan dolayı ziyaret gerçekleştiremeyen tüm halkımıza şükranlarımızı sunuyoruz."

Aktürk, Türk Silahlı Kuvvetlerinin ülkeye yönelik risk ve tehdit unsurları ile mücadelesi kapsamında son bir hafta içerisinde 1 PKK'lı teröristin daha teslim olduğunu belirterek, "Sınırlarımızda ve ötesinde arazi arama tarama mağara, sığınak ve barınak ile mayın ve el yapımı patlayıcı tespit ve imha çalışmalarına devam edilmiş, teröristlere ait ele geçirilen çok sayıda silah, mühimmat ve muhtelif malzeme kullanılamaz hale getirilmiştir. Ayrıca, Suriye harekat alanlarındaki Tel Rıfat ve Menbic'de imha edilen tünel uzunluğu 580 kilometreye ulaşmıştır." şeklinde konuştu.

Hudut güvenliği

Tuğamiral Aktürk, hudutların Cumhuriyet tarihinin en yoğun ve etkin tedbirlerle korunduğunu belirterek, "Son bir hafta içerisinde, 4'ü terör örgütü mensubu olmak üzere 326 şahıs yakalanmış, 1 Ocak'tan bugüne kadar yasa dışı yollarla geçmeye çalışırken yakalananların sayısı 5 bin 834 olmuştur. Son bir haftada engellenen 861 şahıs ile birlikte bu yıl içerisinde engellenen kişi sayısı da 47 bin 718'e ulaşmıştır. Yine, bu hafta içerisinde Van ve Hatay hudut hatlarında yapılan arama-tarama faaliyetlerinde toplam 42 kilogram uyuşturucu madde ele geçirilmiştir." diye konuştu

İsrail'in, Gazze'de bebeklerin, çocukların, kadınların, yaşlıların katledildiği ve açlıktan öldüğü mezalimi acımasızca devam ettirdiğini aktaran Aktürk, şunları söyledi:

"İsrail, soykırım suçu işleyerek dünyanın gözü önünde en temel insani değerleri hiçe saymaktadır. Söz konusu katliamın durdurulamaması uluslararası toplum için izah edilemez bir hal almıştır. Başta Birleşmiş Milletler olmak üzere uluslararası toplumun bu süreçteki yetersizliği derin bir hayal kırıklığına yol açmaktadır. Ateşkesin sağlanması ve iki devletli çözüm temelinde adil ve sürdürülebilir barışı tesis edecek adımların atılması için uluslararası toplumun baskı ve yaptırımlarını artırması gerekmektedir. Filistin halkının yaşadığı mezalim karşısında Birleşmiş Milletler'in adaletin tesisinde aktif rol oynamasının sağlanması için ülkeleri harekete geçmeye çağırıyoruz. İşgali genişletme zeminini hazırlamak maksadıyla Filistinlileri Gazze'den tehcire zorlamayı hedefleyen İsrail'in sinsi planlarını şiddetle reddediyoruz. Ayrıca, uluslararası hukuku hiçe sayarak bölge ülkelerine karşı zorbaca saldırılar düzenleyen bölgesel barış, güvenlik ve istikrarı yok etmeyi kendisine düstur edinen İsrail'in derhal bu tavrından vazgeçmesini bekliyoruz."

Eğitim ve tatbikatlar
Tuğamiral Aktürk, kara, deniz, hava, uzay ve siber alanda daha etkin, caydırıcı ve hazır bir Türk Silahlı Kuvvetleri için eğitim ve tatbikat faaliyetlerinin aralıksız devam ettiğini vurgulayarak, şöyle devam etti:

"Bu kapsamda, 1 Eylül'de başlayan ve Sakarya'da icra edilen Yıldırım Seferberlik 2025 tatbikatı 12 Eylül'e kadar devam edecektir. 1-12 Eylül tarihleri arasında İtalya'da Dynamic Move-II NATO Mayın Harekatı, 1-26 Eylül tarihleri arasında Portekiz'de Dynamic Messenger NATO Deniz Harekatı, 3-17 Eylül tarihleri arasında Katar’da İbrar-V Kıyı Savunma Özel tatbikatlarına katılım sağlanmaktadır. 8-12 Eylül tarihleri arasında Kıbrıs Türk Barış Kuvvetleri Komutanlığı ile Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığı arasında eğitim, işbirliği ve birlikte çalışabilirliği geliştirmek maksadıyla kara, deniz ve hava unsurlarımızın katılacağı Şehit Yüzbaşı Cengiz TOPEL Akdeniz Fırtınası tatbikatının yapılması planlanmaktadır. Söz konusu tatbikata ülkemizden ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nden kara, deniz ve hava unsurları katılacaktır. Yine, 8-12 Eylül tarihleri arasında ülkemiz ev sahipliğinde Doğu Akdeniz'de icra edilecek Dynamic Guard-II/2025 tatbikatına; TCG Gediz, TCG İmbat, TCG Osmangazi ve NATO Daimi Deniz Görev Grubu-2'de görevli TCG Barbaros gemilerimiz katılacaktır."

Savunma sanayi

Türk Silahlı Kuvvetlerinin modern ve güçlü savunma ve güvenlik kapasitesinin, yerli ve milli savunma sanayi ürünleriyle artırılmasına yönelik faaliyetlerin devam ettiğini aktaran Aktürk, "Kara Kuvvetleri Komutanlığımızca muhtelif miktarda Bayraktar TB-3 SİHA ile İLTER J-350 karıştırma sistemi, muayene ve kabul faaliyetleri tamamlanarak envantere alınmıştır. Ayrıca, Genel Maksat Helikopteri projesi kapsamında 4'üncü T-70 helikopteri muayene ve kabul faaliyetleri sonrası Hava Kuvvetlerimizin envanterine girmiştir." ifadelerini kullandı.

Tuğamiral Aktürk, TSK'nın insani yardım faaliyetlerine de yurt içinde ve dışında ilgili bakanlık ve kurumlarla koordinasyon içerisinde destek vermeyi sürdürdüğünü belirterek, şunları kaydetti:

"Afganistan'da meydana gelen deprem sonrası AFAD ve Kızılay tarafından hazırlanan yardım malzemeleri Hava Kuvvetlerimize ait A-400M uçağımız ile 3 Eylül'de Afganistan'a ulaştırılmıştır. Bu vesileyle dost ve kardeş Afgan halkına başsağlığı, hayatını kaybedenlere Allah'tan rahmet, yaralılara acil şifalar diliyoruz. Diğer taraftan 4 Ağustos'ta Marmara Denizi'nde kaybolan iş insanının naaşı, 3 Eylül'de Deniz Kuvvetlerimize ait TCG Alemdar ve TCG Işın arama kurtarma gemilerimizin ROV cihazları ile 90 saat ve dalgıçlarımızın 12 saatlik dalışları ile yapılan ortak çalışmaları sonucunda çıkarılarak Sahil Güvenlik ekiplerine teslim edilmiştir."

Soru-cevap

Milli Savunma Bakanlığı (MSB) kaynakları, "SDG terör örgütünün silahsızlanma ve Suriye devletine entegrasyon taahhütlerini yerine getirmemesi, Suriye'nin birlik ve bütünlüğü ile ulusal güvenliğimize tehdit oluşturmaktadır." ifadesini kullandı.

Bakanlık kaynakları, 30 Ağustos Zafer Bayramı'nda TSK'ya yönelik dezenformasyon çabaları olduğuna dikkati çekerek, şu ifadeleri kullandı:

"Basında ve sosyal medyada, Cumhuriyetimizin kurucusu, Başkomutanımız Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün ebedi istirahatgahı olan Anıtkabir'de, 30 Ağustos Zafer Bayramı münasebetiyle düzenlenen törende yapay zeka ürünü fotoğraflarla generallerin arandığı, törene katılmak üzere aileleriyle birlikte gelen askeri personelin içeri alınmadığı iddiaları ve 2019 yılında bir televizyon kanalında yayınlanmasının ardından Bakanlığımız ve şahsi olarak general/amirallerimiz tarafından derhal suç duyurusunda bulunulan ve dava süreci devam eden görüntülerin tekrar dolaşıma sokulması, Türk Silahlı Kuvvetlerimize yönelik itibarsızlaştırma ve sistematik bir dezenformasyon çabasıdır."

Kaynaklar, Türk Silahlı Kuvvetlerine yönelik gerçek olmayan veya yıllar önce dava konusu olmuş konuların tekrar gündeme getirilmesi suretiyle yapılan algı operasyonlarının sadece orduyu değil, aynı zamanda devletin güvenliğini ve milletin birliğini hedef aldığını söyledi.

Sosyal medyanın her geçen gün kirlenmekte ve tehlikeli bir hal almakta olduğuna işaret eden kaynaklar, "Halkımız sosyal medya üzerinden yapılan veya yapılmaya çalışılan algı oyunlarına karşı dikkatli ve ihtiyatlı olmalıdır. Türk Silahlı Kuvvetlerimiz, anayasa ve yasalarla kendisine tevdi edilen görevleri, milli güvenliğimizin teminatı olarak büyük bir azim ve kararlılıkla yerine getirmeye devam edecektir." ifadelerini kullandı.

"Türk F-16'larının Atina FIR Hattı'nı ihlal ettiği" iddiası

Bakanlık kaynakları, "Türkiye'ye ait iki F-16 savaş uçağının, Rodos ile Meis arasında uçuş planı sunmadan hareket ederek, Atina Fır Hattı'nı ihlal ettiğine" yönelik Yunan basınında yer alan haberlere ilişkin de açıklama yaptı.

Kaynaklar, Ege ve Doğu Akdeniz'in uluslararası hava sahasında Deniz Kuvvetleri Komutanlığına ait uçaklar ile yıllardır deniz üzerinde düzensiz göçle mücadele ve tanımlanmış deniz resminin oluşturulması kapsamında Deniz Karakol uçuşları gerçekleştirildiğini ifade etti.

Bu uçuşların milli olduğu kadar NATO kapsamında da icra edildiğini belirten kaynaklar, şunları kaydetti:

"Bahse konu olay gününde de her zaman olduğu gibi Türk P-72 tipindeki Deniz Karakol Uçağı NATO (Associated Support) uçuşu olarak hem NATO hem de Yunanistan makamlarının bilgisi içerisinde görevini icra etmiştir. Buna rağmen Yunanistan tarafından bu silahsız uçağımıza Girit/Kastellion meydanından silahlı 2 adet F-16 uçağı ile reaksiyon gösterilmiş ve önleme yapılmıştır. Bu reaksiyona ilave olarak, Silahsız Deniz Karakol Uçağımızın uçuş emniyeti ihlal edilmiş ve uçağımız tehlikeli duruma sokularak taciz edilmiştir. Bu durum karşısında Hava Kuvvetleri Komutanlığımıza ait Ani Reaksiyon uçaklarımız tarafından, itidalli duruşumuz korunarak, istenmeyen olayların olmaması amacıyla uçaklar arasında gerekli ayrım sağlanmıştır. NATO makamları olay sonrası NATO raporlaşma usulleri aracılığıyla bilgilendirilmiştir. Bu olayın Yunanistan'ın son dönemde gerek söylemde gerek sahada attığı gerginliği artırıcı adımlarının yeni bir örneğini teşkil ettiği ve iki ülke arasında imzalanan 2023 tarihli Atina Bildirgesinin lafzı ve ruhuna aykırı olduğu değerlendirilmektedir. Türkiye olarak uzlaşmadan yana ve yapıcı yaklaşımımızı devam ettireceğiz. Amacımız bölgemizdeki olumlu atmosferin muhafaza edilmesi olup bu yöndeki çabalarımızı sürdüreceğimizi vurgulamak isteriz."

Suriye

Milli Savunma Bakanlığı kaynakları, Suriye'deki son duruma ilişkin sorular üzerine, şu bilgileri paylaştı:

"SDG terör örgütünün silahsızlanma ve Suriye devletine entegrasyon taahhütlerini yerine getirmemesi Suriye'nin birlik ve bütünlüğü ile ulusal güvenliğimize tehdit oluşturmaktadır. Türkiye olarak bu konudaki hassasiyetlerimiz nettir. SDG terör örgütünün süreci sabote eden tavırlarına izin vermeyeceğimiz ve Suriye'nin yeni yönetimiyle işbirliği içinde terörle mücadeleyi kararlılıkla sürdüreceğimiz defalarca belirtilmiştir.

SDG terör örgütü, Suriye ordusuna entegrasyon sürecine uymalı, Suriye'nin siyasi birliği ve toprak bütünlüğüne zarar verecek her türlü eylem ve söylemden vazgeçmelidir. Türkiye bu sürecin takipçisi olmaya devam edecek ve gerektiğinde hem kendi güvenliği hem de Suriye'nin istikrarına katkı sağlamak için Suriye'ye her türlü desteği verecektir."