Irak Stratejik İnsan Hakları Merkezi tarafından yayımlanan rapora göre, ülke son üç yılda (2022–2024) olağanüstü iklim değişikliklerine maruz kaldı. Merkez Başkanı Fazıl Garravi, iklim krizinin yalnızca çevresel değil aynı zamanda ekonomik, sosyal ve güvenlik açısından da Irak’ı tehdit ettiğini vurguladı.
Garravi, sıcaklık artışlarının özellikle Irak’ın orta ve güney kesimlerinde 2023, 2024 ve 2025 yaz aylarında 50 dereceyi aştığını belirtti. Irak’ın, dünyada iklim değişikliğinden en fazla etkilenen beşinci ülke olduğunu ifade eden Garravi, kuraklık oranlarının son yılların en yüksek seviyesine ulaştığını kaydetti.
Rapor, Dicle ve Fırat nehirlerinin debisinin ortalama değerlere kıyasla yüzde 30-40 oranında düştüğünü ortaya koyuyor. Bu azalma, çölleşmenin hızlanmasına ve buharlaşma oranlarının artmasına neden olarak tarımsal üretimi ciddi şekilde düşürdü.
2022 yılında buğday üretimi yüzde 37, arpa üretimi ise yüzde 30 oranında azaldı. Garravi, 2023 yılında çiftçilerin yarısının ya ekim alanlarını daralttığını ya da su kullanımını sınırladığını aktardı. 2024 yılı itibarıyla ise tarım arazilerinin yüzde 71’i tamamen kuruma tehdidiyle karşı karşıya. Her yıl 100 bin dönümden fazla verimli arazi çölleşme nedeniyle kaybediliyor.
Garravi, yaşanan iklim krizinin yalnızca çevreyi değil, aynı zamanda ekonomik istikrarı ve toplumsal güvenliği de tehdit ettiğini belirterek acil müdahale çağrısında bulundu.
